The Call
Kendimi bildiğimden beri gece uyumadan günün Z raporunu çıkarırım. Tabi şanslıysam sadece o gününkü çıkar, bir de geçmişe dönük raporlarım var ki 1-2 saati bulur. “O yaşanmasaydı şöyle mi olurdu? O işe girseydim şu an ne yapardım? Ah o lafı deseydim de içimde kalmasaydı.” gibi cümlelerle vicdan muhasebemi yapar ve paralel evrende seyahat yapamayan bedenim olasılıklarla boğuşup durur. Bir de benim gibi durduğum yerde saymak yerine iletişime geçenler var. Karşınızda kafanızı allak bullak edecek, sürükleyici, sinir bozucu bir Netflix Kore psikolojik gerilimi: Telefon
2019’daki Seo Yeon, yıllar sonra eski aile evine döner ve evdeki telefon çalar. Hattaki tanımadığı kadın 1999’daki Young Sook’tur. Aradaki gizemi çözmeye çalışırlarken akıllarına bir fikir gelir: Mevcut yaşamı değiştirmek. Young Sook öyle bir şey yapar ki Seo Yeon ona borçlu kalır ve Seo Yeon borcunu öderken içinden çıkamayacağı bir tehlikeye adım atar.
Uyarmadı demeyin, inanılmaz sinir bozucu ve beyin yakıcı bir film. Geçmişle gelecek arasında volta atarken, paralel evrene de selam söyleyen projeyi çok dikkatli izlerseniz çok keyif alırsınız. Mümkünse gece izleyin, dikkatinizi hiçbir şey bozmasın. Türüne göre hayli başarılı mekan tasarımı etkileyici müzikle birleşiyor. Gerilimi iliklere kadar hissettiren kamera açıları kadar sahne geçişleri de ekrandan gözünüzü ayırmayı engelliyor. İzlerken belki mantık hataları çıkacak karşınıza ve senaryodaki soru işaretleri rahatsız edecek. Ama filmle ilgili farklı teoriler de var. Tamamen bakış açınıza göre hikaye değişir. Amacım gizem yaratmak değil ama olasılıkları düşünmek ayrı heyecanlandırıyor. IMDb puanı düşük geldi, daha fazlasını hak ediyor. İzledikten sonra DM’den ulaşacakların sayısı bu sefer artacak! IMDb 7.1, türü korku-suç-gizem, 112 dk, +16
