Zaman zaman hazırladığım capslerde, #tbt günü paylaşımlarımda, hikaye bölümünde yaptığım mini testlerde ve hatta oğlumun adında dahi fark ettiğiniz gibi Yeşilçam’ı seviyorum 😍 Kendime özene bezene kurduğum çalışma masamın neredeyse tüm aksesuarları da Yeşilçam’a aittir 📝 Belki yabancı bir filmi 10 kez (Kramer vs Kramer ve I Am Sam hariç) izleyemem ama Selvi Boylum Al Yazmalım’ı, Mavi Boncuk’u, Tatlı Dillim’i yüzlerce kez izleme potansiyeline sahibim 🙈 Bu nedenle klişeleşmiş bazı senaryoların birden fazla uyarlanışını seyretmekten rahatsız olmam. En azından farklı bakış açısını, farklı duygu aktarımını görmek isterim. Tıpkı Bir Yıldız Doğuyor gibi 📽
Kariyerinde düşüş gösteren müzisyen Jackson Maine, genç yetenek Ally ile tanışır ve ona el uzatır. Büyük bir aşka yelken açan ikiliden Ally hızla şöhrete kavuşurken yıldızı daha da sönen Jakcson ciddi bunalıma girer.
1937, 1954 ve 1976’da tekrar tekrar çekilen senaryonun benzer yerli versiyonlarını da izlemişizdir. Gene de bu tekrarlar filmin Oscar, Altın Küre ve Bafta kazanmasını engellemedi 🏆 Bradley Cooper’ın ilk yönetmenlik deneyiminde Lady Gaga’nın en yalın (ve makyajsız) halini görmekle etkili şarkılarına tanık olmak gayet keyifli ✅ Klişeleri bile bile seyretmek fikri yerine aşkın dolu dizgin ve hatta zaman zaman üzücü hallerine kapılmak güzeldi✌🏼Lady Gaga’nın oyunculuk performansını çok beğenemesem de Corona günlerinde konser sahnelerini izlemek çok iyi geldi. Hatta finaliyle gözlerim doldu😢 Bittiğinde “Ah be çocukluk dönemi, ne yaşıyorsak tüm sorumluluk sende!” dedim ve daha yetecek dozda anne baba olmayı diledim 🙏🏻 Klişe ama romantik bir film izlemek, kulaklarınızın da pasını gidermek isterseniz Netflix’te sizi bekliyor! IMDb 7.6, 136 dk, türü dram-romantik-müzik, +15