“Anne, hamile kaldığı günden itibaren anneliği hisseder ama baba, anne gibi fiziksel bağı olmadığından bebek onu az çok tanıyana kadar sevgiyi hissedemeyebilir.” denir 🙄 Bizim evde gözlemleyemedim çünkü Onur ilk günden beri Celil Ediz’i kalbinin üstünden indirmedi 👨👦Baba evlat ilişkisi hep irdelenir, kitap ve filmlere konu olur. Haberlerde izlediğimiz, yaşadığımız üzücü ilişkiler kadar gıpta edilecekler de var. Hele bazen öyle bir film izleriz ki (Kramer vs Kramer ve I Am Sam gibi) baba evlat ilişkisine özenirsiniz; tıpkı 7. Koğuştaki Mucize gibi 📽
1983’ün bir Ege kasabasında komutanın küçük kızı ölür. Sorumlusu 7 yaşında kızı olan; akıl yaşı da 7 olan Memo görülür. Memo suçsuzluğunu anlatmaya çalışsa da yetkililer inanmaz; cezası idamdır. Adaletin sağlanıp kızıyla onu buluşturmak için sevenleri mücadeleye girse de imkansıza yakındır.
Filmin çekileceğini duyduğumdan beri inatla orijinali olan Miracle in Cell No 7 izlemeyi reddettim 👀 Kıyaslamaya gitmeden uyarlamanın keyfini yaşadım ✌🏼80 darbesi sonrası döneme sırtını dayayan film, dram içinde siyasi kimlik de taşıyor. Çokça 80 darbesi filmi izlediğimden siyasi sahneleri pek yadırgamadım, bunlarla büyütüldük zira 🤷🏻♀️ Dönem olgusunu güçlendirmek için sanat yönetmeni hayli uğraşmış: Renk seçiminden dekora, kıyafetlerden mekanlara kadar sizi 80lere götürüyor 👍🏼 Her kesimden karakterin tek koğuşa sığması, hepsinin farklı dünya görüşünde olması hikayeyi zenginleştirmiş. Olay örgüsü başarılı, kopma yaşanmadan akıcı anlatımı var ✅ Serpiştirilen komik sahnelerle dram yumuşatılsa da baba evlat ilişkisi yaşları pıt pıt akıtıyor 😢 Duygu sömürüsü yapmadan dramı yaşatması memnun etti. Aras Bulut İynemli zor karakterlerin başarılı oyuncusu olarak yerini koruyor. Adaletin sıklıkla sorgulandığını, insanların değişmekten öte düşüncelerinde evrimleşmelerini ve birlik olmanın yüceliğini görmek iyi geldi ✌🏼IMDb 8.3, 132 dakika, türü dram-tarihi
