Rahmetli babaannem çocukken annesiz kaldığı için sevgiyi tadamadan büyümüş 😔 Sonrasında zorlu hayat koşulları içinde kaskatı bir karaktere bürünmüş. Siz deyin huysuz ben diyeyim hiçbir zaman gününü yaşayamamış ve yaşatmamış bir kırılgan yürek 💔 O herkese karşı ön yargılıydı, herkes de ona. Çıkmazı olan bir yolda 85 sene yaşadı. Peki, seçebilir miydi daha sakin, huzurlu olabilmeyi ve seçebilir miydik onu anlayabilmeyi? Tıpkı Bayan Daisy’nin Şoförü’ndeki gibi 📽
Zengin bir kadın olan Bayan Daisy, yaşlılıktan dolayı araba kullanırken sorunlar yaşar. Asla şoför istememesine rağmen oğlunun emrivakisine karşı koyamaz ve Hoke işe başlar. Tüm katılığını adamda kullanan Bayan Daisy, zamanla yelkenleri suya indirecektir.
4 Oscarlı filmde hayli zor bir konu ele alınıyor: Irkçılık! Geleneklerine sımsıkı bağlı Yahudi bir kadın ve siyahi Hristiyan adam, Amerika’da ırkçılığın hayli keskin dönemlerinde yan yana gelmişlerdir. Filmin başında yoğun yaşanan duygu geçişleri, dakikalar ilerledikçe kendini akışa bırakır ve o sakinlik sizi mest eder ☺️ Tahminden daha sade anlatımın yanında çok etkileyici oyunculuklarla yüzünüzden tebessüm, gözlerinizden buğu eksik olmayacaktır 👍🏼 Hele final sahnesi dram yaşatmadan yüreğinizi sızlatacak kadar başarılıdır ✌🏼 Farklı olmanın beraber olmayı engellemeyeceğinin belki de en naif örneğidir bu hikaye. Morgan Freeman’ın en sevdiğim yabancı ikinci erkek oyuncu olmasında Driving Miss Daisy’nin büyük rolü vardır. Zira o dudak büküşleri, minik kahkahaları, mimikleri sizi ekrana bağlar 😎 Ön yargıları kırmak, orta noktada buluşmak ve güzel günler görmek dileğiyle! IMDb 7.4, 99 dakika, türü dram