Sinema

Castaway on the Moon (2009)

İster evli olalım, ister çoluk çocuk sahibi, ister çalışalım, ister inanılmaz kalabalık bir aile/arkadaş çevremiz olsun; kendimizi anlatamadığımız, karşımızdakinin anlamadığı ve daha vahimi dinlemediği ortamda yalnızlığa mahkumuz! Teknoloji çağında hayat hızla akarken hayallerimiz hep sakinlikle ilgili! Emekliliğimize yıllar varken şimdiden Onur’la taşınacağımız kasabaları araştırıyoruz. Fiziksel yan yana iken ruhsal beraberlik stres ve yoğunluk içinde sağlanamıyor; hele ufaklıktan fırsat bulamayınca evliliğe istem dışı çelme bile takılıyor. Peki, ne yapmalı? Elden gitmeden umudumuz için adım atmalıyız, zorluklara ve korkulara maruz kalarak asıl önemli şeyin peşinde koşmalıyız. Koşmazsak ne olur? Gelin bakalım Kim’in Adası’na!

Yaşamak için sebebi kalmayan genç adam köprüden atlayarak intihar eder! Gözlerini açtığında ise şehrin ortasında unutulmuş küçücük bir adaya sürüklendiğini görür. Tüm intihar teşebbüslerine rağmen hayatta kalır. Artık yapayalnızdır ve hiçbir şeyi yoktur. Ama bu yeni hayat ona iyi gelmiştir. Üstelik sandığı gibi yalnız değildir!

Konuyu okuduğunuzda aklınıza hemen ıssız adaya düşen canım Tom Hanks’imin Cast Away filmi gelebilir. Benzeştiği yerler olsa da hem hikaye hem tarz olarak hayli farklı. Tom Hanks’te deniz kazazedesi olan bir adam vardı, buradaysa reddedilmiş kimsesiz bir adam var. Yalnızlık sebepleri farklıdır. Kim’in Adası filmini beğendiren şey, insanı asıl mutlu edenleri fark etmenin güzelliğidir. Evet, içten içe yalnızız ama beklentileri değiştirip hayata yön vermek de elimizde! Adamın eline geçen fırsatlarda dahi yalnızlığı tercih etmesi aklıma hep şunu getirdi “Ben olsam ne yapardım?”. Hem saf aşkı-arkadaşlığı en naif haliyle anlatan, hem güldüren, hem düşündüren, hem de dramı yüreğinizde hissettiren anlatımı çoğu filmde bulmak zor. Hayatın bize sunduklarını tüketmek yerine oturup düşünelim: Ne istiyoruz? Ne bekliyoruz? Bunların sadece maddi olmadığını gördüğümüzde filmin anlamı artacaktır; tıpkı adaya düşen adam gibi. Bu arada film bittikten sonra erişte yemek isteyebilirsiniz! IMDb 8.1, 116 dakika, türü dram-romantik

Yazar hakkında

sinemaseveranne

Yorum Bırak